Araf Suresi (7): Çevrimiçi Okuyun ve İndirin - Türkçe Çeviri

Araf Suresi Hakkında Bilgi

Surah Al-A'raaf
سُورَةُ الأَعۡرَافِ
Sayfa 164 (105 ile 120 arasındaki ayetler)

حَقِيقٌ عَلَىٰٓ أَن لَّآ أَقُولَ عَلَى ٱللَّهِ إِلَّا ٱلْحَقَّ ۚ قَدْ جِئْتُكُم بِبَيِّنَةٍ مِّن رَّبِّكُمْ فَأَرْسِلْ مَعِىَ بَنِىٓ إِسْرَٰٓءِيلَ قَالَ إِن كُنتَ جِئْتَ بِـَٔايَةٍ فَأْتِ بِهَآ إِن كُنتَ مِنَ ٱلصَّٰدِقِينَ فَأَلْقَىٰ عَصَاهُ فَإِذَا هِىَ ثُعْبَانٌ مُّبِينٌ وَنَزَعَ يَدَهُۥ فَإِذَا هِىَ بَيْضَآءُ لِلنَّٰظِرِينَ قَالَ ٱلْمَلَأُ مِن قَوْمِ فِرْعَوْنَ إِنَّ هَٰذَا لَسَٰحِرٌ عَلِيمٌ يُرِيدُ أَن يُخْرِجَكُم مِّنْ أَرْضِكُمْ ۖ فَمَاذَا تَأْمُرُونَ قَالُوٓا۟ أَرْجِهْ وَأَخَاهُ وَأَرْسِلْ فِى ٱلْمَدَآئِنِ حَٰشِرِينَ يَأْتُوكَ بِكُلِّ سَٰحِرٍ عَلِيمٍ وَجَآءَ ٱلسَّحَرَةُ فِرْعَوْنَ قَالُوٓا۟ إِنَّ لَنَا لَأَجْرًا إِن كُنَّا نَحْنُ ٱلْغَٰلِبِينَ قَالَ نَعَمْ وَإِنَّكُمْ لَمِنَ ٱلْمُقَرَّبِينَ قَالُوا۟ يَٰمُوسَىٰٓ إِمَّآ أَن تُلْقِىَ وَإِمَّآ أَن نَّكُونَ نَحْنُ ٱلْمُلْقِينَ قَالَ أَلْقُوا۟ ۖ فَلَمَّآ أَلْقَوْا۟ سَحَرُوٓا۟ أَعْيُنَ ٱلنَّاسِ وَٱسْتَرْهَبُوهُمْ وَجَآءُو بِسِحْرٍ عَظِيمٍ ۞ وَأَوْحَيْنَآ إِلَىٰ مُوسَىٰٓ أَنْ أَلْقِ عَصَاكَ ۖ فَإِذَا هِىَ تَلْقَفُ مَا يَأْفِكُونَ فَوَقَعَ ٱلْحَقُّ وَبَطَلَ مَا كَانُوا۟ يَعْمَلُونَ فَغُلِبُوا۟ هُنَالِكَ وَٱنقَلَبُوا۟ صَٰغِرِينَ وَأُلْقِىَ ٱلسَّحَرَةُ سَٰجِدِينَ
164

Araf Suresi dinle (Arapça ve Türkçe çeviri)

Türkçe Çeviri

Allah hakkında ancak gerçek sözü söylemem borçtur bana. Rabbinizden apaçık bir delille geldim size, İsrailoğullarını benimle gönder.

Türkçe Harf çevirisi

ḥaḳîḳun `alâ el lâ eḳûle `ale-llâhi ille-lḥaḳḳ. ḳad ci'tüküm bibeyyinetim mir rabbiküm feersil me`iye benî isrâîl.

İngilizce Çevriyazım

Haqeequn AAala an la aqoola AAala Allahi illa alhaqqa qad jitukum bibayyinatin min rabbikum faarsil maAAiya banee israeela

Türkçe Çeviri

Firavun, apaçık delille geldiysen ve doğru söz söyleyenlerdensen göster o delili dedi.

Türkçe Harf çevirisi

ḳâle in künte ci'te biâyetin fe'ti bihâ in künte mine-ṣṣâdiḳîn.

İngilizce Çevriyazım

Qala in kunta jita biayatin fati biha in kunta mina alssadiqeena

Türkçe Çeviri

Musa, sopasını yere attı, derken sopa apaşikar kocaman bir yılan oldu.

Türkçe Harf çevirisi

feelḳâ `aṣâhü feiẕâ hiye ŝü`bânüm mübîn.

İngilizce Çevriyazım

Faalqa AAasahu faitha hiya thuAAbanun mubeenun

Türkçe Çeviri

Elini koltuğuna sokup çıkarınca bakanlar gördüler ki bembeyaz, parılparıl parlayan bir el.

Türkçe Harf çevirisi

veneza`a yedehû feiẕâ hiye beyḍâü linnâżirîn.

İngilizce Çevriyazım

WanazaAAa yadahu faitha hiya baydao lilnnathireena

Türkçe Çeviri

Firavun\'un kavminden ileri gelenlerin bir kısmı, gerçekten de dediler, bu, bilgili bir büyücü.

Türkçe Harf çevirisi

ḳâle-lmeleü min ḳavmi fir`avne inne hâẕâ lesâḥirun `alîm.

İngilizce Çevriyazım

Qala almalao min qawmi firAAawna inna hatha lasahirun AAaleemun

Türkçe Çeviri

Sizi yerinizden, yurdunuzdan çıkarmak istiyor, ne buyurursunuz şimdi?

Türkçe Harf çevirisi

yürîdü ey yuḫriceküm min arḍiküm. femâẕâ te'mürûn.

İngilizce Çevriyazım

Yureedu an yukhrijakum min ardikum famatha tamuroona

Türkçe Çeviri

Onunla kardeşini alıkoy da dediler, şehirlere adamlar gönder.

Türkçe Harf çevirisi

ḳâlû ercih veeḫâhü veersil fi-lmedâini ḥâşirîn.

İngilizce Çevriyazım

Qaloo arjih waakhahu waarsil fee almadaini hashireena

Türkçe Çeviri

Ne kadar bilgili büyücü varsa hepsini tapına getirsinler.

Türkçe Harf çevirisi

ye'tûke bikülli sâḥirin `alîm.

İngilizce Çevriyazım

Yatooka bikulli sahirin AAaleemin

Türkçe Çeviri

Büyücüler, Firavun\'un tapısına geldiler ve üst gelirsek elbette mükafat var bize, değil mi dediler.

Türkçe Harf çevirisi

vecâe-sseḥaratü fir`avne ḳâlû inne lenâ leecran in künnâ naḥnü-lgâlibîn.

İngilizce Çevriyazım

Wajaa alssaharatu firAAawna qaloo inna lana laajran in kunna nahnu alghalibeena

Türkçe Çeviri

Evet dedi Firavun ve siz, mutlaka yakınlarımdan olacaksınız.

Türkçe Harf çevirisi

ḳâle ne`am veinneküm lemine-lmüḳarrabîn.

İngilizce Çevriyazım

Qala naAAam wainnakum lamina almuqarrabeena

Türkçe Çeviri

Dediler ki ya Musa, sen mi sopanı atacaksın, biz mi atalım önce?

Türkçe Harf çevirisi

ḳâlû yâ mûsâ immâ en tülḳiye veimmâ en nekûne naḥnü-lmülḳîn.

İngilizce Çevriyazım

Qaloo ya moosa imma an tulqiya waimma an nakoona nahnu almulqeena

Türkçe Çeviri

Siz atın dedi. Attıkları anda halkın gözünü boyadılar, korkuttular ve büyük bir büyü yaptılar.

Türkçe Harf çevirisi

ḳâle elḳû. felemmâ elḳav seḥarû a`yüne-nnâsi vesterhebûhüm vecâû bisiḥrin `ażîm.

İngilizce Çevriyazım

Qala alqoo falamma alqaw saharoo aAAyuna alnnasi waistarhaboohum wajaoo bisihrin AAatheemin

Türkçe Çeviri

Musa\'ya, at sopanı diye vahyettik. Atınca koca bir yılan şekline giren sopa, onların yalancıktan meydana çıkardıklarını yuttu, hepsini silip süpürdü.

Türkçe Harf çevirisi

veevḥaynâ ilâ mûsâ en elḳi `aṣâk. feiẕâ hiye telḳafü mâ ye'fikûn.

İngilizce Çevriyazım

Waawhayna ila moosa an alqi AAasaka faitha hiya talqafu ma yafikoona

Türkçe Çeviri

Böylece de hak üstün oldu, yerine geldi ve yaptıkları şeyler, mahvolup gitti.

Türkçe Harf çevirisi

feveḳa`a-lḥaḳḳu vebeṭale mâ kânû ya`melûn.

İngilizce Çevriyazım

FawaqaAAa alhaqqu wabatala ma kanoo yaAAmaloona

Türkçe Çeviri

Oracıkta yenildiler ve horhakıyr bir halde yaptıklarından feragat ettiler.

Türkçe Harf çevirisi

fegulibû hünâlike venḳalebû ṣâgirîn.

İngilizce Çevriyazım

Faghuliboo hunalika wainqalaboo saghireena

Türkçe Çeviri

Ve büyücüler, hep birden secdeye kapandılar da.

Türkçe Harf çevirisi

veülḳiye-sseḥaratü sâcidîn.

İngilizce Çevriyazım

Waolqiya alssaharatu sajideena
164